Kapitalist toplumda üretme
süreci, sermayenin üretimi ve yeniden üretimi sürecidir. Yeniden üretim
sürecinin temeli, emeğin, ürünlerinden; emek gücünün ise emeğin nesnel
koşullarından ayrılmış olmasıdır. Başka bir deyişle, bir yanda üretim araçlarına
ve geçim nesnelerine sahip olan kapitalistlerin; diğer yanda ise, sadece, emek
gücüne sahip olan işçilerin var olmasıdır. Bu temel üzerinde, emeğin sömürüsü
üzerinden sermayenin üretimi gerçekleşir. Bu durum, sürekli olarak yinelenen
biçimde olur. Yani kapitalist üretme biçimi, bu sömürü ilişkisini, sürekli
olarak yeniden üretir. İşçinin emeği, üretme sürecinde sürekli olarak,
kendisine ait olmayan ürünlerde nesneleşir. Sermaye biçiminde, kapitalistin
zenginliği olarak ortaya çıkar.
4 Ekim 2019 Cuma
8 Eylül 2019 Pazar
Kapitalist Toplumda Kadın Emeği
Kapitalist
toplumda kadın, iki biçimde emek harcar. İlkinde aile içerisinde ev
işiyle, ailenin yeniden üretimi için emek harcarken; ikincisinde,
sermayenin yeniden üretimi için emek
harcar. Kadının, aile içerisinde harcadığı emek, ücretli emek değildir.
Zira
aile içerisinde harcanılan emek değer üretmez. Yalnızca, ailenin
ihtiyacına
yönelik kullanım değeri üretir. Sermayenin yeniden üretimi sürecinde
ise; hem
değer, hem de artı değer üretir. Kadının emeği burada ücretli emektir.
Emek
gücünü, bir ücret karşılığında kapitaliste satarak üretim sürecine
girer.
Üretim sürecinde, kadının emek gücü tüketilirken değer ve artı değer
üretilir.
Labels:
aile,
emek,
emek gücü,
kadın,
kadın emeği,
Kapitalist Toplumda Kadın Emeği,
kapitalizm,
makine,
meta,
sömürü
20 Ağustos 2019 Salı
Kapitalist Sistemde İşçinin Özgürlüğü, Nereye kadar?
Kapitalizm öncesi, efendilik - kölelik ilişkisinin olduğu toplum biçimlerinde; köleler, serfler üretme
sürecinin dışından gelen baskıyla karşı karşıyaydılar. Bu ilişkileri belirleyen
şey, üreticinin köleliği ve bağımlılığı, üretilmiş olanın, dolaysız üreticiden
çekilip alınmasıydı. Kapitalist toplum biçimine gelindiğinde, üreticiler, kölelik ve serflik ilişkilerinden kurtulmuş, üretim araçlarından ve bağımlılık
ilişkilerinden özgürleşerek, emek gücü sahibi işçi olarak; emek pazarına
atılmışlardır.
Labels:
angarya,
emek gücü,
emek pazarı,
işçi,
Kapitalist Sistemde İşçinin Özgürlüğü Nereye kadar?,
köle,
özgürlük,
serf,
ücretli köleleik
21 Ekim 2018 Pazar
Kâr Oranlarının Düşmesi Yasasını, Eğilim Haline Dönüştüren Etmenler
Kapitalist üretimin temel amacı artı değerdir, yani kârdır. Kâra giden yol, acımasız rekabet ortamıdır. Rekabetçi ortamda her kapitalist, rakibinden daha fazla kâra ulaşmak için sömürüyü artırma çabası içerisindedir. Bunun için her yola kapitalist başvurur.
İşçiye düşük ücret dayatılır.
İşgününü uzatma yoluna gidilir. Aynı zaman diliminde işçinin daha fazla emek
harcaması sağlanır. Üretim süreci, sıkı kontrol ve denetim altında tutulur. İşçinin
yemek, mola zamanlarına kadar el atılır. İşçinin insani ihtiyaçlarına da uzanan,
bir kontrol ve denetim süreci, sonuçta işçinin insaniliğine çarpar. Böylece
kapitalist sınıfa, emek üretkenliğinin artırılmasının daha yetkin haline
başvurmak kalır.
27 Ağustos 2018 Pazartesi
Kapitalist Birikimin Sorunu; Düşen Kâr Oranları
Kapitalizmin varlığı, sermayenin kendisini yeniden üretebilmesi ve birikimini sürdürebilmesine bağlıdır. Ne var ki, kapitalist üretim biçiminde sermayenin birikimi süreci sorunsuz değildir. Bu süreç derin çelişkilerle doludur. Bu çelişkiler, kâr oranlarının düşmesi eğilimi yasasında açık olarak görünür. Kâr oranlarının düşmesi birikim sürecini sekteye uğratır. Kapitalist üretme biçimin sınırlı karakterini açığa çıkarır.
Üretim sürecinde işçiler üretim
araçlarını kullanarak; ham maddeleri, tüketime hazır metalar haline
dönüştürürler. Dönüştürme sürecinden geçen yeni üretilmiş metaya, kullanılan
üretim araçlarının ve hammaddelerin değeri aktarıldığı gibi, yeni değer de
katılır. Üretim araçlarının ve kullanılan ham maddelerin değeri yeni ürüne
aynen aktarıldığı için değişmeyen sermaye (s) olarak adlandırılır. Yeniden
üretilen değer ise iki kısma ayrılır. Biri emek gücünün değeri olan ve
işçilerin tüketim nesnelerinin değeri (d) diğeri ise kapitaliste giden artı
değer(a) dir. Yeni üretilen değer; emek gücünün değeri(d) ile artı değer(a) dir.
Bu ikisinin birbirine bölünmesi (a: d) artı değer oranını yani sömürü oranını
verir. Sömürü oranı, başka bir deyişle artı değer oranı(a:d) işçilerin
sömürülme derecesidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)