Satışa çıkarılan emek gücünün kendisi de diğerleri gibi bir metadır. Ne var
ki bu emek gücü metasının özel bir durumu vardır. Bu özel durumuyla hem değer,
hem de artı değer üretir. Yani değeri büyütmek genişletmek gibi bir özelliğe
sahiptir. Emek gücü metası satın alındığında diğer üretim araçlarıyla
ilişkilenip yeni meta üretir. Kapitalist, emek gücü metasıyla ürettiği metasını
satarak, emek gücüne yatırdığı değeri elde ettiği gibi fazladan bir değer de
elde eder. Dolayısıyla kişileşmiş sermaye olan kapitalist, metanın satışıyla
elde edilecek bu toplumsalı temsil eden değerin peşindedir. Üretilen metada
bulunan yararlılık, kullanım değeri onun için önemli değildir. Bir tekstil
üretiminin kaç kişiyi giydirmiş, soğuktan korumuş olmasının bir önemi yoktur.
Kapitalist kullanım değeriyle, yalnızca satışı sağlaması ölçüsünde ilgilenir.
Üretilen meta toplum için yararlı ve gerekli olacak ki, kapitalist onu paraya
çevirebilsin ve sermayesini koruyup genişletebilsin. Demek ki emek
gücü Meta üretmesiyle esasen, kapitalistin ilgilendiği toplumsal olan değeri
üretiyor olmasıdır. Buradan şu sonuç çıkar ki; emek gücünün kapitalistin
istediği değer üretmiş olması yeterlidir.