Marx, para sermaye ile faiz getiren sermayenin
karıştırıldığını belirtiyor ve ilerde, para sermayenin, meta ve üretken
sermayeden farklı olarak, geçici bir sermaye biçimi olduğunun ortaya
konulacağına vurgu yapıyor ve banka sermayesine değiniyor.
Banka sermayesi nakit para, altın, banknotlar ve değerli
senetlerden oluşur. Değerli senetler iki alt bölüme ayrılabilir Bunlardan
birincisi, bir süre geçerliliği olan ve zaman zaman vadesi dolan ve ıskonto edilmeleri,
bankerlerin işi olan, ticari senet ya da poliçeler. İkincisi ise, devlet
tahvilleri kamu tahviller, hisse senetler, hazine bonoları gibi faiz getiren
senetlerdir. Bu kısımlardan oluşan sermaye, bankerin yatırdığı sermaye ve
mevduata ayrılabilir. Bankaların çıkardığı banknotlar da banka sermayesi
arasına alınabilir. Lakin Marx, burada banknot ve mevduatı konu dışı tutuyor.
Zira bankerin işini kendi sermayesi ya da mevduatla yürütmüş olması bu
bölünmeyi etkilemez.
Marx buradan hayali sermaye tanımına geçiyor.