Tahlil için üretim fiyatı ile değer arasındaki ayrım bir
yana bırakılabilir, zira bu ayrım, toplam toplumsal sermaye ürünü dikkate
alındığında ortadan kalkar.
İşçinin toplam işgünü iki kısma ayrılmaktadır. Bunun bir
kısmında işçi kendi emek gücünü yenilemek için gerekli olan değeri; yani
gerekli emeği, iş gününün diğer kısmında ise; emeğin ücretlerde gerçekleşen
kısmının üzerinde, artı değerde ifade olunan fazladan emeği üretir. Fazladan
üretilen artı değer ise, kâra (girişimci kârı, faiz) ve ranta bölünür. ”Demek
oluyor ki, içerisinde, emekçilerin toplam emeğinin bir gün ya da bir yıl boyunca
gerçekleştirildiği, metaların toplam değer kısmı, bu emeğin yarattığı yıllık
ürünün toplam değeri, ücretlerin değerine, kâra ve ranta bölünür. Bu toplam
emek, gerekli-emek ile, emekçinin, kendisine ödeme yapıldığı ürünün değer
kısmını, yani ücretlerini yarattığı emek ile, artı-emeğe, ürünün artı-değeri
temsil eden ve karşılığı ödenmeyen artı-emeğe bölünür; bu artı-değer de, daha
sonra, kâr ile ranta ayrılır.” K-3-732 Demek ki yıllık yeniden üretilen değerin
gerekli olanı ücretler, artı olanı ise kâr (girişimci kârı, faiz) ve rant
olarak görünmektedir. Burada değişmeyen sermaye değerin yıllık ürün değerinde
yeniden üretilmemiş olduğuna da vurgu yapalım.