“Bir toplum nasıl tüketmekten vazgeçemezse, üretmekten de vazgeçemez.” (1)
Toplumsal üretim, bütün toplumlar için zorunlu olan bir eylemdir. Her toplum, toplumsal biçimi ne olursa olsun; varlığını korumak ve süreğenliğini sağlamak için üretim yapmak zorundadır. Toplumların üretim süreci, bir üretim ilişkisini ifade eder. Sınıfsız toplumlarda toplumsal üretim, sömürüye dayalı olmayan bir üretim ilişkisiyle gerçekleşirken; sınıflı toplumlarda sömürüye dayalı olarak gerçekleşir. Kapitalizm öncesi sınıflı toplumlarda toplumsal üretim, köle - köle sahibi, feodal bey – köylü (serf) arasındaki kölelik ve serflik ilişkisiyle gerçekleşirken, kapitalist toplumda, ücretli işçi ve kapitalist arasındaki sermaye ilişkisiyle gerçekleşir. Sermaye ilişkisiyle toplumsal üretim, bütün sınıflı toplumlarda olduğu gibi toplum yararını değil, egemen sınıfların yararını önceler. Kapitalist toplumda da toplumsal üretim, sermayenin üretimi ve yeniden üretimi yoluyla; sermaye sahiplerinin yararını önceler. Dolayısıyla kapitalist üretim süreci, egemen sınıf olan kapitalist sınıf lehine bir sömürü sürecidir.