3 Eylül 2013 Salı

Metada Somutlaşan Emeğin İki Yönlü Niteliği

Marx, metanın kullanım ve değişim değerini açıkladıktan sonra, metada somutlaşan emeğin, somut emek ve soyut emek niteliğini ortaya koyuyor. Marx, emeğin somut ve soyut niteliğini ilk kez kendisinin ortaya koyduğunu, bu noktanın anlaşılmasının ise ekonomi politiğin anlaşılmasının ekseni olduğunu düşünüyor. 

Somut emek, metanın yararlılığında ifadesini bulur. 

Her hangi bir meta, her hangi bir gereksinmeyi gideren bir kullanım değeridir. Kullanım değerini yaratan emek, somut emektir ve bütün toplum biçimlerinde vardır. Zira insan, yaşamsal varlığını sürdürmek için kullanım değeri üretmek zorundadır. 

Kullanım değeri iki ögenin birleşmesi sonucu oluşur; madde ve emek…  Her emek türü, kendi niteliğine uygun bir kullanım değeri ortaya çıkarır. Fırıncının özel emeğinin sonucu ekmektir. Ayakkabıcı özel emeğinin sonucu ise ayakkabıdır. Her özel emek sürecinin amacı, çalışma biçimi, kullandığı malzemeler vb. farklıdır. Dolayısıyla ortaya çıkan kullanım değerleri de farklıdır. ekmek ve ayakkabı farklı nitelikte kullanım değerleridirler. Bunları üreten emeğin biçimleri de fırıncı ve ayakkabıcı olarak farklıdır. Bu farklı kullanım değeri nitelikleri olmasaydı değişimden söz edemezdik. Zira değişim için farklı nitelikte kullanım değerleri karşı karşıya gelirler. Diyelim bir çift ayakkabı 10 ekmekle değişilebilir. Ama değişim için aynı nitelikte olan ayakkabı ile ayakkabı karşı karşıya gelemez. Aynı kullanım değeri, aynı kullanım değeriyle değişilmez. Ayakkabı sahibinin, ayakkabı gereksinimi varsa onu değişime sokmaz, ayakkabıcının ayakkabı gereksinimi yoksa bir başka ayakkabıcının karşısına çıkmaz. O halde, “İçlerinde somutlaşan yararlı emek, her birinde nitel olarak farklı olmadığı sürece, kullanım-değerleri, birbirlerinin karşısında meta olarak duramazlar.” K-1-57 

Farklı kullanım değerlerinde, kendini ortaya koyan somut yararlı emek türleri, toplumsal işbölümüne tabidir. Ayakkabı üretenler, ekmek üretenler, vb. Emeğin bu işbölümü, meta üretimi için zorunlu bir koşuldur. Meta üreten toplumlarda birbirinden bağımsız bu üreticiler, işbölümü aracılığıyla birbirine bağlanırlar. Diyelim bir terzi kendi giymek için bir ceket dikmiş olsun. Bu terzi, kendisi için kullanım değeri ürettiği için diktiği ceketi değişime sokmaz. O, bir meta üretmişte olmaz. Bu durumda, bir işbölümüne tabi olması zorunlu da değildir. İşbölümü, bir anlamıyla başkası için kullanım değeri üretmeyi ifade eder. Marx, Hint topluluklarında meta üretmeden toplumsal bir işbölümü olduğundan söz eder. Yani bu topluluklarda meta üretmeden bir işbölümü söz konusu olabilir. Aile üretiminde de böyledir. Aile ihtiyacı için ürettiği bir ürünün üretim sürecinde aile bireyleri arasında bir işbölümü yapabilir. Ne var ki, burada üretim sonucu olan ürün meta değildir, değişim için üretilmemiştir. Öyleyse, salt kullanım değeri üretimi için işbölümü zorunlu değildir, ama bir meta üretiliyorsa işbölümü zorunlu bir koşuldur.

Hemen belirtelim ki, bir yararlılığın ortaya çıkması için, madde ve emeğin birleşerek bir üretim sürecinden geçmesi gerekmiyor. Zira doğanın sunduğu yararlılıklar da vardır. Doğada hazır bulduğumuz ve gereksinimimizi giderdiğimiz bir yemiş, bir çilek hiç bir emeğin biçimlendirmesi olmadan var olur. Bireyin ona ihtiyacı olmadığı sürece bir yararlığından söz edemeyiz. Ama birey ona gereksinim duyduğunda ve bu gereksinimini gidermek amacıyla ona el attığı sürece yararlılığı olan bir şeydir. “öyleyse görüyoruz ki” diyor Marx emek, maddi servetin, ürettiği kullanım-değerlerinin tek kaynağı değildir. William Petty'nin dediği gibi, maddi servetin babası emek, anası da topraktır.”K-1-58

Buraya kadar metaların kullanım değerinde somutlaşan somut emekten söz ettik. Demek ki kullanım değeri yaratan emek belli bir biçimde belli bir maddenin gerektirdiği çeşitli emek türlerine ayrılırlar. Bunlar fırıncı emeği, ayakkabıcı emeği, öğretmen emeği vb. gibi özel emeklerdir. 

Şimdi de metaların değerinde ifadesini bulan soyut emeğe bakalım. 

Metaların kullanım değerinde, yararlılığını dışarda tuttuğumuzda geriye türdeş insan emek gücünün harcanmış olmasından başka bir şey kalmaz. Artık o; dokumacının, terzinin, fırıncının ya da ayakkabıcının emeği  değildir. Zira her özel yararlı emek harcanmasını kaldırdığımızda, metayı bu niteliğinden soyutladığımızda geriye “insan beyninin, sinirlerinin ve kaslarının üretici harcaması”ndan başka bir şey kalmaz. Bu anlamda bütün özel emekler aynı insan emeğini temsil eder. Kullanım değerinde ifadesini bulan somut özel emekler şimdi türdeş insan emek gücü harcanmasına indirgenmiştir.  Bu türdeş soyut insan emeği, toplumsal soyut emeği temsil eder. 

Metalarda somutlaşan emek, somut emek niteliğiyle kullanım değerinde, soyut emek niteliğiyle değişim değerinde ifadesini bulur.  Emek, somut niteliği ile bireysel olanı, soyut emek niteliği ile de toplumsal olanı temsil eder. Emek, soyut emek niteliğiyle değerini, somut emek niteliği ile de kullanım değerini yaratır. “Bir yandan, her türlü emek, fizyolojik anlamda, insan emek-gücü harcanmasıdır; ve bu, özdeş soyut insan emeği özelliğinde oluşu ile, metaların değerini yaratır ve ona biçim verir. Öte yandan, her türlü emek, insan emek-gücünün, özel bir biçimde ve belirli bir amaca dönük olarak harcanmasıdır, ve bu somut yararlı emek özelliği ile, kullanım-değerlerini üretir.” K-1-61 Ayakkabıcı somut emek niteliği ile ancak ayakkabı üretir, fırıncı ise ekmek üretir. Onlar ayakkabıcılık ve terzilikleriyle değer üretmezler.  Onlar değeri, ancak soyut toplumsal emek nitelikleriyle üretirler. Bu soyut toplumsal emek nitelikleri ise toplumsal bütünün sadece bir parçasıdır. 

Burada bir vurgu yapmak gerekir: Emeğin değer yaratma özelliği, doğal değil toplumsal bir özelliktir. Dolayısıyla, üretim ilişkilerinin özel tipini gerektirir. Yani meta üretimi ilişkilerini gerektirir. Eğer meta üretiminden söz edemeyeceksek değer üretiminden de söz edemeyiz. Bir başka deyişle de soyut emekten söz edemeyiz.

Bir şey daha: 
"Kullanım değerinin niceliğindeki artış, maddi servette bir artış demektir."K-1-60 Maddi servetteki bir artma, onun değerinde bir düşmeye denk gelebilir. Bu karşıtlık durumu, emeğin iki yönlü niteliğinden kaynaklanır. Metanın kullanım değeri olan maddiliği çoğalırken (1 ayakkabı 5 ayakkabı olurken), metanın değeri azalabilir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder