Eğitim insan toplumuyla
birlikte ortaya çıkmıştır. İlk toplumlarda eğitim, bağımsız toplumsal bir
faaliyet değildi, topluluğun kendisini yeniden ürettiği iş ile birlikte
gerçekleşiyordu. Toplumun küçük bireyleri, topluluğun yaşamına katılıyor,
hayatta kalabilme becerisini edindikleri gibi topluluğun yeniden üretimine
katılarak, doğal bir eğitimden geçiyorlardı. Daha sonraları insanlık tarihi,
eğitimi bağımsız, toplumsal faaliyet olarak ortaya çıkardı. Zamanla onu, eğitenleri
ve eğitilenleriyle birlikte bağımsızlaştırarak; örgütlenmiş ve planlanmış
olarak okulların dört duvarı arasına sıkıştırdı. Kuşkusuz eğitim, okulların
dört duvarını aşan aile içi, arkadaşlık vb. geniş bir yelpazeyi kapsar. Ne var
ki biz burada örgütlenmiş, belirli bir yaştan başlayarak çocuğa, sistemli bir
şekilde; belirli bir müfredat çerçevesinde; planlı ve bilinçli olarak okullar
aracılığıyla verilen eğitimle ilgiliyiz.
30 Ekim 2024 Çarşamba
3 Ekim 2024 Perşembe
Kapitalizmin Vazgeçilmezi, Çocuk İşçiliği
Çocukların çalışması, üretime katılması bütün toplum biçimlerinde
görülür. İlk toplumlarda çocuk emeği, topluluğun bir parçası olarak üretime
katılıyordu. Çocuk emeği, topluluğun kendisini yeniden üretmesinin doğal bir
eklentisiydi. Topluluğun ailelere ayrılmasıyla birlikte, aile emeğinin bir eklentisi
haline dönüştüler. Yaşa ve cinsiyete dayalı işbölümünün gereği olarak; evde, bahçede,
tarlada, merada, hayvan bakımında; aile emeğinin bir parçası olarak aile üretimine
katıldılar. Sınıflı toplumlarla birlikte yine çocuklar, üretim alanlarında
bulundular. Kırsal alanda, köylü üretiminin bir parçasıyken, kentlerde, çırak
olarak bir ustanın yanında çalıştılar. Emekleriyle toplumsal üretime katılarak,
toplumsal üretimin bir parçası oldular. Bu toplum biçimleri, çocuk emeğinin
sistemli bir şekilde sömürülmesi kavramına yabancı olduğu gibi; bütün bu
çalışmalar da çocuğu, işçi olarak damgalamaya yeter bir durum değildi.
Labels:
çocuk emeği,
çocuk işçiliği,
Kapitalizmin Vazgeçilmezi Çocuk İşçiliği,
sömürü,
yoksulluk,
zenginlik
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)