Sermayenin devrini oluşturan kısımlardan biri de dolaşım
zamanıdır. Dolaşım zamanı, sermayenin dolaşım alanında bulunduğu zamandır. Dolaşım
zamanı, sermayenin meta sermaye halinde bulunduğu, satış zamanını ve para
biçiminden, tekrar üretken sermayeye dönüşü için harcadığı satın alma zamanını
kapsar. Ayrıca, meta sermayenin, pazara kadar, eli kolu bağlı olduğu yolculuk
zamanını da dolaşım zamanına katmak gerekir.
Devir dönemi özellikle, satış zamanının nispi olarak
uzunluğuna bağlı olarak değişir. Satış zamanı ne kadar uzun olursa, sermayenin
devir hızı da o kadar yavaş olacaktır. Tersi durumda, satış zamanı ne kadar
kısa olursa, sermayenin devri o kadar hızlı olacaktır. Satış zamanı, farklı
sanayi kollarında ya da aynı sanayi kolundaki sermayeler için farklılık arz eder.
Örneğin, satış gecikebilir, depolama için ek bir sermaye yatırımı gerekebilir,
ya da pazar dalgalanmaları etkileyebilir. Ayrıca, satış zamanının
farklılaşmasına, dolayısıyla da devir dönemine sürekli olarak etki eden bir
faktör vardır. Bu etkileyici faktör, üretim yeri ile pazar arasındaki uzaklıktır. Kuşkusuz,
iletişim araçlarının, ulaşımın, haberleşmenin gelişmesiyle üretim yeri ile pazar
arasındaki geçen zaman kısalmaktadır. Bu da sermaye çevrimi hızlandırmada
olumlu etkidir. Böylece sermayenin dolaşımı ve aynı zamanda devir zamanı
kısalmış olur. Ne var ki, bu aynı gelişme, dolaşım zamanını azaltırken, aynı
zamanda uzak pazarlara gitmeyi zorunlu kılar. Dünya pazarı için, iş yapmadaki
bu zorunluluk, hem mutlak hem de nispi olarak, daha fazla meta sermayenin
dolaşım alanında kalmasına neden olur. Dolayısıyla, toplumsal servetin üretim
alanında bulunan bölümü dolaşım alanına çekilir. Metaların üretim alanından
pazara olan yolculuğundaki uzaklık, dolaşımın para sermaye alış zamanını da
etkiler.
Devir dönemi, dolaşım zamanının ikinci aşaması olan satın
alma zamanının uzunluğuna bağlı olarak ta değişir. Zira satın alma zamanında da
gecikme olabilir. Ayrıca, satın alma zamanı, para sermayenin, tekrar üretken
sermayeye çevrilme dönemidir ve bu dönemde uzun ya da kısa bir zaman süresince
para sermaye olarak kalmak durumundadır. Yani belirli bir kısım para sermaye
olarak hazır durumda bulunmalıdır.
Sermayenin geri dönmesi için, yani devrini
tamamlayabilmesi için, dolaşım alanından
geçmek zorunda olduğunu biliyoruz. Sermayenin geçmek zorunda olduğu dolaşım
alanı, üretici kapitalistin istediği bir şey değildir. Çünkü sermaye, dolaşım
alanında kaldığı süre içerisinde değer olarak zerre kadar genişlemez.
Dolayısıyla sermaye olanaklı olduğu ölçüde dolaşım alanını hızlı bir şekilde
geçerek, değerlendiği, genişlediği üretken sürece girmelidir. Ayrıca dolaşım
alanı sermaye için büyük bir risk alanıdır. Eğer üretken alandan ayrılmış
olduğu meta biçimden, para biçime bürünemezse, hem kullanım değerini hem de
değerini kaybetmek tehlikesiyle arşı karşıya kalacaktır. Ayrıca dolaşımın
süresi uzadıkça pazar fiyatında değişiklik olma risk artacaktır. Öyleyse
dolaşım alanı ne kadar kısa ve sorunsuz olursa, sermaye çevrimin o kadar hızla
tamamlayacaktır. O kadar çabuk yeniden üretken sermaye biçimine bürünecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder